18 Kasım 2014 Salı

Köyden Alaçam'a Bir Çarşamba Günü

Unutulmaz anılar vardır hani, hatırladığınızda o ânı aynen yaşarmış gibi olursunuz. Hissedersiniz dokunursunuz sanki adeta. Koklarsınız duyarsınız.
Köyden Alaçam'a yolculuktur, benimde hatırımda kalan ve Alaçam'da bir günün telaşı buna benzer. Köylüler, Sabah ezanıyla uyanırlar çoğunlukla. Er namaz derler o vakte.

Çarşamba günü sabahta kalkılır, akşamdan hazırlanan çanta sepet artık ne satılacaksa peynir, süt, yumurta, kuşburnu, salep, kiren, böğürtlen, otçayı, ıhlamur ve benzeri ne varsa.
Her köyden her haneden araba geçmez, geçerse yaşadın, geçmezse ya atla ya eşekle geçen köye varılır bir ahbab evine er namaz sonrası, ahbabın çayı hazırdır ocak başında, bineğini örükler avlusuna bir tenekede su konur önüne. Saat 8'i geçmez genelde aracın gelmesi çünkü 9.5' ta banka açılır, maaş çeken olacağından sıra telaşası vardır. Araç gelir, binilir. Köyden köye geçilir, dostlara, akrabalara rastlanır arabada. Ne konuşulmaz ki;  ne niyetle gittiğinden tut  Alaçam'a ; siyaset ,ekonomi çünkü nabız günüdür çarşamba günü.
  Töngel düzüne çıkılır, ordan asfalt yola. Asfalta çıktımı güneş tam doğmuştur tepelerden göz alabildiğine, Kapaklı'ya aşağı sarktımı yaz sa değme deniz manzarasına Alaçam'ın, birkaç virajdan sonra ve Kızlan Garajı.
Araçtan inilir inilmez koşturma başlar çanta yük neyse. Kızlan Garajında, Mürtez'in Memet'in bakkalı derler oraya bırakılır. Damadı Salim Amca vardır, şimdi orda emanetçi gibidir bir bakımdan. Nâpsın köylüler kime güvenip de bırakacak erzağını, çantasını.
Bir yandan da veresiye verir, köylünün umududur. Çünkü köylünün eline yılda bir veya iki kez toplu para geçer. Şimdi emekliler çoğaldı, aylıklı oldu veresiye işi.
Kızlan Garajında; toptancı gelir ürünler satılır. Banka sırasına girilır ,emekliler bankamatik kullanmaktan çekinirler, kullanamıyoruz derler. sıraya girerler saatlerce.
Bankadan sonra faturalar ödenir ve vakit öğledir yemekte kasap üstünde kendin pişir kendi ye tabi. Öğle sıcağında köylüler Kızlan Garajındaki kahvelere, çay ocaklarına, bakkallara dolar sohbet muhabbet edilir, eş dost görülür. İkindiye doğru pazar alışverişi market alışverisi, araçlar yükle dolar sığmaz çoğunlukla. Araba tam kalkacak ya bir yolcu eksiktır ya da şöför. Kalkıştan sonra geri yolculuk başlar, uyku da bastırır. Çoğunluklada nedense bir de sis çöker, kapaklıdan yukarı. Köylere varılır. İnen ücretini öder, yükünü yüklenir, köyüne hanesine döner.
Acısıyla tatlısıyla bir ömür göçer böyle.
 Ama köy köydür, şehir ayağına su dökemez. Çünkü doğal yaşam ve manevi hayat ve samimi dostlar için vazgeçilmezdir.
 Bizleri bekliyor her bir ecdat mezarı.
 Gökçeağaçoymağı Mahallesi

Ahmet SEL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder